Siz De İşkoliklerden Misiniz?
İşkoliklik günümüz iş dünyasında yer alan paradigmalar içerisinde yer almakta. Yalnız öyle bir kırılım noktası var ki zorunluluklardan dolayı çok çalışmayı işkoliklikten saymamak gerekiyor. Ancak işini çok sevmen, işinde heyecan duyan, iş hayatı ve özel hayat ayrımı yapmadan işini düşünen, eve iş getiren ve bunlarla beraber en az 50-55 saat çalışan biriyseniz siz de bir işkoliksiniz.
Çalışma temposuna kaptırıp birer işkolik olma yolunda ilerken ben de dahil olmak üzere daha dikkatli olmalıyız. Kariyer anlamında getirileri olmakla beraber bir zamandan sonra verimliliğinizi tüketmeye, stres altında kalmanıza, sağlık sorunlarının oluşmasına/artmasına ve beraberinde gelen mutsuzluğa yol açacaktır.
Peki ülke bazında bakarsak, Dünya’da ortalama bir iş günü 8 saat uzunluğunda, ama bu kimi daha çok çalışıyor, kim daha az çalışıyor. OECD’nin maaşlı ve maaşsız iş ayrımına göre yapmış olduğu analize göre;
– OECD ülkeleri arasında Meksikalılar günlük 10 saat çalışma ortalaması ile en çok çalışanlar olarak ilk sırada yer alıyor. İşkoliklerin ve/veya işkolik adaylarının yoğun olduğu ülkeler arasında olduğunu söyleyebiliriz.
– OECD ülkeleri arasında Belçikalılar günlük 7 saat çalışma ortalaması ile son sırada yer alıyorlar.
– Türkiye’ye baktığımızda günlük çalışma ortalama 8 saat olarak gözükmekte ve 28 ülke arasında 12.sırada yer almaktadır. Fakat ülkemizde de giderek işkoliklerin bulunacağı ve çalışma saatlerinde artış olacağı kanısındayım.
– Japonya’da maaşlı işin toplam süresine baktığımızda ortalama 6,3 saat ile en çok çalışan ülke olarak 1. sırada yer alıyor.
– Danimarka’da ise maaşlı işin toplam süresine baktığımızda ortalama 3,75 saat ile en son sırada yer alıyor.
– Meksika 4,2 saat ile en yüksek maaşsız günlük iş ortalamasına sahip ülke olarak 1. sırada yer alıyor.
– Kore ise 1,3 saat ile en az maaşsız günlük iş ortalamasına sahip ülke olarak son sırada yer alıyor.
Yorum Yok